Sosyal Medya

Makale

İrancılar’ın söylediklerinin anlamı asla söylediği şey değildir

İran DışiÅŸleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi, bakanlığın resmi internet sitesi üzerinden yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin destek verdiÄŸi Cerablus operasyonları üzerine, "Terörle mücadele, merkezi yönetimle koordine olmadan baÅŸka bir ülkenin toprak bütünlüğünü ihlal edip askeri operasyon yapmasına gerekçe oluÅŸturamaz" dedi. “Kaygı duyduÄŸunu” belirten Kasımi, operasyonların bir an önce durdurulmasını talep etti.

İran ne demek istedi?

Devam etmeden önce iki önemli kavram üzerine anlaşmamız, kastımızı izah etmemiz gerekiyor.

Bir: Politik Åžia nedir?

İki: İrancı nedir?

Politik Åžia bir mezhep deÄŸildir, İslamiyet’le ve hatta bir dinle ilgisi olmayan siyasi bir çözümlemedir. Politik Åžia doktrini, İran devlet aklının teolojik temele dayandırdığı Pers emperyalizmidir. Åžii mezhebi, Pers emperyalizmi için propaganda bahanesi ve savaÅŸlarda kullanacağı “küresel insan kaynağını” oluÅŸturmak için motivasyon malzemesinden baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir. İran, coÄŸrafyalara nüfuz etmek için Åžiilik üzerinden kendine yakın gördüğü heterodoks akımları kullanır. Sekülerist olduÄŸunu iddia eden, sözüm ona bütün dinleri inkâr eden, sosyalist, komünist, laik örgütlerin çılgınlar gibi Esed destekçisi olmaları, içten içe Hamaney hayranlıklarındaki ölümcül çeliÅŸki İran’ın kurduÄŸu bu mezhep nüfuzu sistemi yüzündendir.

İrancı ise baÅŸlı başına sosyolojik bir sorundur ve tez konusu olacak kadar sofistike bir meseledir. İrancı, İranlı demek deÄŸildir zaten İranlı da deÄŸillerdir. Her ülkenin İrancı’sı yaÅŸadığı toplumun sosyolojisine göre onlarca ekolden olabilir hatta kendine mezhep bile kurabilir. ÇoÄŸunlukla Åžii deÄŸillerdir ya da kesin bir dille inkâr ederler. “Suriye, İran’ın hakkıdır, İran’a verilmelidir” diyen Yemenli yazar Mahmud Salih bir İnancı’dır. “Siz Åžii misiniz” diye sorulduÄŸunda, zinhar inkâr ediyor ve delil olarak “Takipçilerim arasında bana bir tane Åžii gösterin” diyor. DoÄŸru söylüyor zira kendisi yazdığı kitaplarda hiç Åžii mezhebini anlatmıyor ama Sünnilik de anlatmıyor. Bütün ülkelerdeki örneklerinde olduÄŸu gibi, hadisi inkâr ediyor. Tefsir bir ana bilim dalı deÄŸildir. Hadis diye bir bilim dalı vardır ve 1400 yıllık bir iç disiplini olan hadis ilmini reddederek yola çıkıyor ve tefsir yazıyor. (HaÅŸa) “Adem Aleyhisselam'ın babası vardır” diyerek kaç yüzyıllık İsrailiyat olan “bin Adem” tartışmaları açıp kafa karıştırıyor, “Kur’an bize yeter” diyor ama sonra kendiyle çeliÅŸerek “Kur’an’ı nasıl anlamalıyız” adında kitaplar yazıyor. Yıllarca böyle idare ediyor ve yıllar sonra bir gün, İran’ın finanse edip yönlendirdiÄŸi Husi Çeteleri, Yemen’de katliama baÅŸlayınca çıkıyor; “Husiler haklıdır, Yemen İran’a baÄŸlanmalıdır” diyor. Bu adamaların meydana getirdiÄŸi tehlike mezheple, dinle ilgili deÄŸil doÄŸrudan bulundukları ülkelerdeki Müslüman halkın devletleriyle saÄŸlıklı iliÅŸkilerini tehdit etmekle ilgili. Bunlara İrancı denir.

İran DışiÅŸleri Bakanlığı’nın “Kaygı duyuyoruz” açıklamasındaki kaygının ne olduÄŸunu Politik Åžia ve İrancılık üzerinden bir daha okuyalım o halde.

İran diyor ki: “Elimizde DAEÅž diye bir bahane vardı, o bahaneyle Zülfikar Tugayları’nı, Hizbullah’ı motive ederek Suriye’de katliam yapıyorduk. Yaptığımız katliamları ‘Zeynep Türbesi’ni korumak için buradayız’ diyerek açıklıyorduk.” Tam burada, Lübnanlı Åžii Âlim Tüfeyl’in İran’ın Suriye’de olmasıyla ilgili olarak söylediklerine kulak vermeliyiz. Tüfeyl diyor ki: “İran yalan söylüyor, Suriye’de Åžiiler’in korunmaya ihtiyacı yoktu. Biz Seyide Zeyneb’i seviyoruz da Sünniler nefret mi ediyor?”

İran’ın mesajındaki; kaygıyla ABD’nin kaygısı aynı ÅŸeytanın vesvesesidir. Türkiye DAEÅž’le gerçekten mücadele ediyor ve tezgâh bozuluyor. Ayrıca Allah’ın izniyle Suriye halkı, Baas diktasının kuklası Esed’e karşı zafere yaklaşıyor. İran ve ABD’nin DAEÅž tuzağı bozluyor çünkü; “Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır…”

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.